Kahramanmaraş, Türkiye'nin en güzel şehirlerinden biri olarak bilinse de 2023 yılına damgasını vuran doğal afetten henüz tam olarak kurtulamamıştı. Şehir, sabah saatlerinde meydana gelen 4,1 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Depremin etkisiyle halk arasında panik hakim oldu ve birçok kişi evlerini terk ederek sokaklara döküldü. Yetkililer, depremin ardından gerekli önlemleri almak için hemen harekete geçti.
8 Ekim 2023 sabah saat 10:23'te Kahramanmaraş'ın merkez üssü olduğu tespit edilen 4,1 büyüklüğündeki deprem, vatandaşları oldukça tedirgin etti. Deprem anında sarsıntıyı hissedenler, hemen telefonlarına sarılarak sevdiklerine ulaşmaya çalıştılar. Sosyal medyada da büyük bir panik yaşandı; birçok kullanıcı, “deprem” kelimesini kullanarak yardım çağrısında bulundu. Bu tür olaylar, Türkiye'nin farklı bölgelerinde sıkça yaşanan gelişmelerdir ve her seferinde halkta benzer bir korku yaratmaktadır.
Kahramanmaraş’ta yaşamış olduğu depremler bilinen bir gerçektir. Fakat, bu en sonuncu depremin büyüklüğü ve etkisi, birçok insanın hafızasına kazınacak türden oldu. Vatandaşlar evlerindeki eşyaların devrilmesiyle, deprem anında kısa bir panik yaşadı. Yerel yönetimler ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremin ardından hemen harekete geçerek, hasar tespit çalışmaları başlattı. İlk gelen bilgilere göre, can kaybı yaşanmadığı ancak bazı binaların yüzeysel zarar gördüğü bildirildi.
Depremin hemen ardından Kahramanmaraş halkı, birbirine destek olma konusunda hızlı bir reaksiyon gösterdi. Yerel yardım kuruluşları, gönüllüler ve vatandaşlar, mağdur olanlara yardım etmek için seferber oldu. Çeşitli sosyal medya platformları üzerinden yardım kampanyaları organize edildi. Bu tür toplumsal dayanışmanın önemi, her depremde daha da anlaşılır hale gelmektedir.
Devlet yetkilileri de, depremin ardından bölgedeki vatandaşları yalnız bırakmadı. Kahramanmaraş Valiliği, gerekli uyarıları yaparak halkı bilgilendirme amacı güttü. Eğitim ve sağlık kurumları, çocukların ve hastaların güvenliğini sağlamak için gerekli tedbirleri aldıklarını açıkladı. Ayrıca, “Afet Bilinci” konulu seminerler düzenlenerek halkın depreme karşı daha hazırlıklı hale gelmesi hedefleniyor.
Uzmanlar, depreme hazırlığın sadece SHM (Sivil Hava Müsteşarlığı) gibi resmi kurumlarla sınırlı kalmaması gerektiğini, herkesin kendi güvenliği için de hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. Okul, iş yeri ve evlerde acil durum planlarının oluşturulması, deprem seferberliği sırasında kritik öneme sahiptir. Bu konuda detaya inecek olursak; acil durum çantası hazırlamak, aile bireyleriyle iletişim planları oluşturmak, düzenli tatbikatlar yapmak oldukça faydalı olacaktır.
Kahramanmaraş'ın yeniden toparlanması için devlet ve halk iş birliği içerisinde güçlü bir dayanışma modeli oluşturmak durumundadır. Yerel yönetimler, bina sağlamlığı ve denetimleri üzerinde yoğunlaşırken, tuğlaların yerine geçecek dayanıklı malzemeler ile daha sağlam yapılar inşa etmelidir. Sadece bu şekilde, olabilecek doğal afetlere karşı daha dirençli bir şehir haline gelmek mümkün olacaktır.
Sonuç olarak, 4,1 büyüklüğündeki depremin ardından yaşananlar, Kahramanmaraş’ta yalnızca bir doğal afeti değil, aynı zamanda toplum olmanın ve yardımlaşmanın önemini de gözler önüne serdi. Şimdi ki en önemli görev, bilgilenmek, öğretmek ve hazırlıklı bir toplum oluşturmaktır. Unutmayalım, deprem bir gerçektir; ancak birlikte dayanışa içinde olmak ise, yaşanacak her türlü afete karşı en büyük gücümüzdür.