Bartın'da gerçekleşen kadın cinayeti, yerel toplumu derinden sarstı. Olay, 24 Ekim 2023 günü sabah saatlerinde, şehir merkezinde bulunan bir apartman dairesinde meydana geldi. İddialara göre, 36 yaşındaki kadın S.G., yaklaşık iki yıl önce boşandığı eski eşi M.E.'ye saldırarak bıçakla öldürdü. Olayın ardından üvey kızı 16 yaşındaki A.G. de bıçakla ağır yaralandı. Bu trajik olay, hem Bartın'da hem de ülke genelinde kadına yönelik şiddetin artış gösterdiği yönündeki endişeleri yeniden gündeme taşıdı.
Olayın nasıl gerçekleştiği, tanıklar ve güvenlik kameraları aracılığıyla inceleniyor. Görgü tanıkları, S.G.'nin, eski eşinin ikamet ettiği eve geldiğini ve bir süre sonra yüksek sesler duyulduğunu belirtiyor. Ardından, komşuların durumu polise bildirdiği aktarılıyor. Olay yerine gelen güvenlik güçleri, S.G.'yi gözaltına alırken, M.E.'nin cansız bedeni ile A.G.’nin ağır yaralı halde bulunduğunu tespit etti. A.G., hastaneye kaldırılarak yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Söz konusu olayın ardından Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, S.G.’nin ruh hali ve olayın arka planına dair detayları araştırmak üzere hızla ilerliyor. Olayın nedenleri arasında eski eşe olan öfke, kıskançlık veya aile içi sorunlar gibi faktörlerin olabileceği düşünülüyor.
Bu cinayet, Türkiye genelinde kadına yönelik şiddetin alarm verici düzeyde olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Özellikle son yıllarda artan kadın cinayetleri, toplumda ciddi bir infiale yol açmakta. Bu tür hadiselerin önlenmesi için daha etkin yasaların gerekliliği ve toplumsal eğitim kampanyalarının artırılması gerektiği vurgulanmakta. Bartın'da yaşanan bu trajik olay, kadın hakları savunucuları tarafından da sert bir şekilde kınandı. Yerel ve ulusal basında bu cinayete ilişkin cesurca paylaşımlar yapılırken, sosyal medya platformlarında da "#KadınaŞiddeteHayır" hashtag'i ile birçok kişi düşüncelerini paylaştı. Sosyal medya kullanıcıları, bu tür olayların son bulmasını, kadına şiddete karşı toplumsal bilincin artırılmasını istemekte. Özellikle son zamanlarda artan kadına yönelik şiddet vakalarının önlenmesi için, toplumsal dayanışmanın ve farkındalığın artırılması gerektiği düşünülüyor.
Bartın'daki cinayet vakası, aynı zamanda bir uyarı niteliği taşıyor. Aile içi şiddet, çoğu zaman gizli kalmakta ve kurbanlar genellikle seslerini çıkaramamakta. Kadınların şiddet gördüklerinde yardım alabilecekleri mekanizmaların güçlendirilmesi gerektiği görüşü, hem uzmanlar hem de sivil toplum kuruluşları tarafından dile getiriliyor. Olayın hemen ardından, Bartın'da çeşitli sivil toplum kuruluşları, kadına yönelik şiddet konularında farkındalık yaratmak amacıyla toplantılar düzenleme kararı aldı. Bu toplantılarda, kadına yönelik şiddetin nasıl önlenebileceğine dair yöntemler üzerinde durulması bekleniyor.
Sonuç olarak, Bartın'da yaşanan bu trajik kadın cinayeti, toplumun bir kez daha kadına yönelik şiddet konusundaki acil önlemleri gündeme taşıdığı bir olay oldu. Sadece Bartın değil, tüm ülke genelinde benzer durumların yaşanmaması adına herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiği aşikar. Kadına karşı yapılan her türlü şiddetin önlenmesi için daha fazla farkındalık ve daha etkin yasaların birlikte devreye girmesi, bu sorunun çözümü için elzemdir. Bu süreçte, toplum olarak dayanışmayı elden bırakmamak ve her bireyin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi büyük önem taşıyor.