Türkiye'de gündeme oturan bir olayda, ayrıldığı kadına zorla sela okutan şahıs, yargı sürecinin sonunda cezalandırıldı. Olay, bir camide gerçekleşti ve kamuoyunda büyük tepki topladı. Ayrıldığı kadını küçük düşürmek ve psikolojik baskı uygulamak amacıyla bu eylemi gerçekleştiren şahıs, sosyal medyada olayın yayılmasıyla hızla gözaltına alınmıştı.
Mahkeme, sanığın eylemini "kişilik haklarına saldırı" ve "dini değerlerin kötüye kullanılması" olarak değerlendirdi. Yargılama sonucunda, failin kadına yönelik psikolojik şiddet uyguladığı ve dini bir ritüeli suistimal ettiği gerekçesiyle suçlu bulundu. Şahıs, mahkeme tarafından 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca, mahkeme, bu tür eylemlerin toplumsal değerler üzerinde ciddi bir tahribat yaratacağına dikkat çekerek, sanığın cezasında indirim yapılmaması gerektiğine hükmetti.
Olay, ülke genelinde geniş yankı uyandırmış ve birçok sivil toplum kuruluşu, bu tür psikolojik şiddet olaylarına karşı daha sert yaptırımların getirilmesi gerektiğini savunmuştu. Dini değerlerin istismar edilmesi ve kişisel intikam aracı olarak kullanılması, toplumda derin bir tartışma konusu haline geldi.
Ayrıca, mağdur kadın, olayın ardından yaşadığı travmanın etkileriyle mücadele etmeye çalıştığını belirtti. Avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada, hukukun bu tür eylemler karşısında caydırıcı olması gerektiğini vurguladı. Kadına yönelik şiddetin her türlüsüyle mücadele edilmesi gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, bu kararın emsal teşkil edebileceğini belirttiler.
Yargı sürecinin ardından failin cezası kesinleşti ve ceza infaz kurumuna gönderildi. Bu olay, hem bireylerin kişisel haklarına hem de toplumsal değerlerin korunmasına yönelik önemli bir uyarı niteliği taşıyor.