74 yaşındaki Ali Güler, 66 yıllık deneyimini ve babasından aldığı değerli bilgileri oğluna aktararak yeni nesle ışık tutma hazırlığında. İş yaşamına 8 yaşında başlayan Güler, o günden bu yana hem babasının izinden gitmenin mutluluğunu yaşıyor hem de kendine has yöntemleriyle sektörde fark yaratıyor.
Ali Güler, çocuk yaşlarındayken babasıyla birlikte çalışmaya başladığından beri geleneksel mesleğini sürdürmekte kararlıydı. Küçük yaştan itibaren her fırsatta babasının yanına gidip öğrenmeye çalışan Güler, 14 yaşında tam anlamıyla mesleğe atıldı. Yıllar içinde kazandığı deneyim ve ustalık sayesinde, sadece kendi köyünde değil, çevre beldelerde de tanınan bir isim haline geldi. Kendi geliştirdiği teknikler ve yöntemlerle birçok genç ustaya ilham kaynağı oldu.
Güler’in en büyük hayali, yıllarca sürdürdüğü mesleği bir gün oğluna devretmekti. Şu an 30 yaşında olan oğlu Mehmet Güler, babasıyla aynı mesleği seçerek aile geleneğini sürdürmeye karar verdi. Ali Güler, oğlunun ilgisini ve yeteneğini fark ettiğinde, mutluluğunu tarif edecek kelime bulmakta zorlandığını söylüyor: “Oğlumun bu mesleğe olan ilgisi beni çok mutlu ediyor. Babamdan öğrendiğim her şeyi ona aktarabilmek için sabırsızlanıyorum,” diyor.
Ali Güler, babasından öğrendiği yöntemlerin yanı sıra, zamanla edindiği tecrübeleri ve pazarın ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak tekniklerini modernize etti. Geleneksel yöntemlerle modern ihtiyaçları harmanlayarak, hem geçmişe saygı duruşunda bulundu hem de geleceği şekillendirmeye başladı. İşte tam da bu noktada, oğlunun devralacağı mirasın daha evrensel bir boyuta ulaşmasına olanak sağladı.
Oğlu Mehmet, babasının izinden gitmekle kalmayıp, yeni nesil teknolojilerle bu mesleği daha ileriye taşımayı hedefliyor. Kendi çalışmalarıyla, daha etkili ve verimli yöntemlerin yanı sıra sosyal medya gibi modern iletişim platformlarını kullanarak yeni müşterilere ulaşmayı hedefliyor. “Babamın bilgisini ve deneyimini her zaman yanımda taşıyacağım. Ayrıca, gençliği yansıtacak yeniliklerle mesleği daha da ileriye götürmek için çalışacağım,” diyor.
Ali Güler’in, meslek hayatındaki kalitesi ve özverisi, sadece kendi ailesinde değil, tüm çevresinde müjdeli bir mesaj taşıyor. Yıllardır süren bir geleneğin günümüzde de yaşatılmasının yanı sıra, bu mesleğin genç nesillere aktarılması büyük bir sosyal sorumluluk olarak öne çıkıyor. Güler, böyle bir mirası sürdürmekten duyduğu gururu ifade ederek, yeni neslin de bu kültürü yaşatacağına inanıyor.
Her iki nesil arasındaki birliktelik, sadece bir iş ilişkisinden daha fazlasını temsil ediyor; aynı zamanda aile sevgisini, bağlılığı ve dayanışmayı da simgeliyor. Güler ailesi, bu sürecin kendilerine kattığı değerlerin yanı sıra, toplumun da bu geleneği sahiplenmesi gerektiğini vurguluyor. “Umarım herkes, kendi mesleğini ve kültürünü koruma konusunda daha duyarlı olur,” diyor Ali Güler.
Sonuç olarak, 74 yaşındaki Ali Güler’in hikayesi, yalnızca bir mesleğin aktarımının hikayesi değil, aynı zamanda bir aile geleneğinin, paylaşmanın ve sevginin hikayesidir. Güler ailesi, bu geleneksel mesleği geleceğe taşıyarak, yeni nesillerin de bu mirasla büyümesine olanak tanıyacak. Sosyal medya üzerinden paylaşacakları anekdotlar, deneyimler ve eğitimler ile, bu köklü geleneğin yaşatılmasına katkı sağlamayı hedefliyorlar. Bu dolu dolu hikaye, aynı zamanda bir toplumun kültürel mirasını koruma çabasıdır ve gelecek nesiller için de ilham kaynağı olabilir.